EkoHaber'deyiz! Yazar :

        İçerisinde bulunduğumuz hijyen istasyonları ve ıslak hacim ekipmanları imalatı yapan firmaların içerisinde bulunduğu sektörü incelemek gerekirse, bu sektör Bursa'da ve ülkemizde çok gelişmiş değil. Bizim dışımızda Bursa'da 2-3 üretici Türkiye'de de maksimum 7-8 üretici bulunmaktadır. Üreticilerimizin hiç biri uluslararası rakipleriyle yarışabilecek boyutta olmayıp ülkedeki talebi karşılamak üzere kurulmuş firmalar. Bizim vizyonumuz ülkemizde en kaliteli ürünleri üretmek dışında yurt dışına da açılıp bu alanda ülkemizi temsil etmektir.

        Merdiven altı tesislerde üretilen kozmetik ve hijyen ürünlerini insan sağlığını çok ciddi şekilde tehtit edebilir. Özellikle cilt sağlığını ve solunum yollarına yapacağı olumsuz etkiler sonrası bir çok hastalığı tetikleyebilir. Günümüzde sosyal medya aracılığı ile bir çok kozmetik ürünü online olarak satılmakta bunların içerisinde parfüm ve makyaj malzemeleri ön sıralarda geliyor özellikle bu ürünlerin sahtelerini yada internetteki ucuz klonlarını satın alıp kullanan tüketiciler uzun vadede kanser tehlikesi ile karşı karşıya kalabilir. Bu ürünlerin orjinallerinden ayırt etmek adına yetkili satıcıların mağazalarından orjinal ürünler incelenip sonrasında online satın alma yapılabilir. Burada fiyat ve ürün görselleri hakkında fikir sahibi olan tüketici online mağazadan alacağı ürün için bir öngörü sahibi olacaktır. Sahte ürünlerin piyasada fazlaca dolaşımı pazara olan güveni azaltırken öte yandan tüketicinin maddi zararlarla sonuçlanan satın almalar yapmasının önünü açıyor. Pazarda bu ürünlerin fazlaca dolaşması ülkemiz dışındaki tüketicilerinde ülkemizden ihraç edilen ürünlere olan güvenini azaltarak, ürün satın almalarında geride tercih edilen bir ülke olmamıza yol açıyor.

         Sahte ürünlerin imalatını ve kullanımını azaltmak adına öncelikle devletin denetim mekanizmasını arttırması ve ağır yaptırımlarda bulunması çok önemli. Özellikle hijyen için tüketilen ürünlerin sahtelerinin üretilmesi insan sağlığını ciddi tehlikelere sokmakta ve kansere yol açabilecek hastalıkların önünü açmaktadır. Ayrıca yazılı ve görsel basında bu tedbirlerin alındığına dair haberler ve bu sahte imalatları yapan kuruluşlara uygulanan yaptırımlar daha çok gündeme gelmeli ve halkımızda öncelik bu bilinç oluşmalı. 

        Bunların dışında TV ve Sosyal medya'da bu konuyla ilgili kamu spotlarını yayınlanarak toplumun bilinçlenmesi sağlanabilir. Zira toplumumuzun hijyen ve kozmetik ürünleri ile ilgili algısının henüz tamamlanmadığını hala eksiklerin olduğunu düşünüyorum. Bu konuya detaylarıyla hakim olup bu ürünleri günlük hayatının bir parçası haline getirmiş toplumlarda sahte ürün üretimi de satın alması da minimum seviyelerde. Ülkemizde öncelikle bu bilinci oluşturmak önceliğimiz olmalıki tüketiciler bu ürünlerin sahtelerine rağbet göstermediği taktirde sahte ürünlerinde bir pazarı oluşmayacak ve imalatları yapılmayacaktır.

       Pandemi döneminde tabiki devlete bu konuda görev düşüyor bugün TC Anayasasına göre bir imalathane açmak işletmek hukuk kanunları ile bağlı, bu kanunlar çerçevesinde bir işletme sahte bir ürün üretiyor ise eğer açıkça kanunlarımızı ihlal ediyor demektir. Öte yandan sadece bu sahte ürünleri üretmek için bir tesis oluşturmuş ise bu da yine kanuna aykırı şekilde kurulup hizmet veren bir kuruluş anlamına gelmektedir. Bu yüzden en önemli görev hükümete ve devletimize düşmektedir.

Haberdeki diğer yazılar için; http://www.ekohaber.com.tr/kozmetikte-merdiven-alti-tehdidi-haber_id-34355.html

 

Yenilikler ve Gelişmeler

Yukarı